Kulluk gönüllü yapılacak bir iştir. Zorla olmaz. Bu sebeple Allah kudretiyle boyun eğdirmek yerine Kuranla ikna etmeye çalışır. Ama ahirette işler değişir. İbadet zorlanarak yapılmamalı eğer yapılırsa bir müddet sonra raydan çıkılır. Gönülden, zorlanmadan ibadet etmek için Allah\’ı tanımak O\’na hayran olmak, O\’ndan huşu duymak (korkuyla karışık yüksek saygı) gerekir. Aşk pıtırcıkları buna ilahi aşk diyorlar. Kuranda huşu olarak geçiyor. Allah anıldığında onların derileri ürperir deniyor. Cennet bir anlamda nefsi teşvik ederek kolay terbiye etmek için vardır. İlerde daha güzel zevkler tadacağını bilince nefis bugün daha kolay sabreder. Kulun işi kolaylaşır.
Allah maddi ve manevi evreni (evrenleri) yaratmış ve egemenliği altında tutmaktadır. Yere gireni ve çıkanı bilirim diyor. Yani bir kum yığınının önünde duracaksınız sonra bu yığının içindeki her bir tanecik kumun içine gireni ve içinden çıkanı bilirim diyeceksiniz. Her nereye giderseniz Allah sizinledir diyor. Yani bu kum yığınının içinde bir tanecik var ve üzerinde zerre misali insanlar var ve O her insanla beraber! 6 milyar insanın her biriyle her an beraber. Hem evreni sürdürüp, idare edeceksin hem de içindeki yarattıklarının her birinin ayrı ayrı her şeyi ile ilgileneceksiniz. Bu muazzam bir kudrettir. Ayrıca Allah her türlü günahı tövbe ederseniz affederim der. Kim kime, ne yaparsan yap eğer özür dilersen seni her zaman affederim diyebilir. Bu af sanki hiç yapmamış gibi gönlünde hiç bir iz kalmayacak şekilde bir aftır. Öyle yarım yamalak değil. Bu kudrete, bu merhamet. Suphanallah…